19 Ağustos 2007 Pazar

S Harfi İle Başlayan Erkek Bebek İsimleri

Sabahattin : Güzellik
Sabit : Yerinde duran kımıldamayan
Sacit (d) : Secdeye varan, ibadet eden
Sadettin : Kutluluk, saadete erme, mübarek olma
Sadık : İçten bağlı, gerçek dost
Sadi : Baht açıklığı
Sadri : Anaya göre çocuk
Sadullah : Allah'ın talihli kıldığı
Sadun : Yıldız bilimine göre, uğurlu olan
Safa : Saflık berraklık, gönül rahatlığı
Saffet : Saflık, temizlik
Safi : Katıksız, ayırt edilmiş

Sağay : Yenisey Türklerine bağlı bir Türk boyunun adı
Sağcan : sağlıklı can, sağlıklı kimse
Sağhan : Iyi kağan Sağın saygıdeğer, kutsal kimse; hekim, doktor; Kazak hakanlarının Ünlülerinden biri
Sağlam : dayanıklı, kolay bozulmaz; yıkılmaz; zarar görmemiş, Bozulmamış; sakatlık ce sayrılığı bulunmayan sağlıklı; güvenilir; Gerçek, doğru; dürüst
Sağlamer : dayanıklı yiğit, yıkılmaz yiğit, güvenilir yiğit
Sağun : saygıdeğer, kutsal kimse; hekim, doktor
Saim : Oruç tutan, oruçlu
Sait (d) : Kutlu, cennetlik
Salgır : akarsu
Salgur : saldırıcı, saldıran; bir Türkmen oymağını başkanı olan Salgur Bey'in adından
Salih : İyi, yararlı, yetkili
Salim : Eksiksiz, sağ, sağlam
Salkan : serin yellere açık yer
Salman : özgür, hiç kimsenin kölesi olmayan
Saltuk : Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan
Saltukoğulları : Beyliği'ni kuran Saltuk Bey'in adından
Salur : Oğuzlar'ın Üçok boyuna bağlı bir Türk oymağını adı
Samet (d) : Sonsuz, ebedi
Sami : İşiten, dinleyen
Samim : Bir şeyin merkezi
Sanal : ün kazan, ünlü ol
Sanalp : ünlü yiğit
Sanberk : ünü sağlam
Sancar : eski Türk adlarından; kısa kama
Sançar : sancar
Saner : ünlü yiğit, tanınmış kimse
Sanlı : çok tanınmış, herkesçe bilinenen, ünlü
Sanver : ünün her yana yayılsın, ünlen
Saran : çevresini kuşatan, çevreleyen; kollarının arasına alan; hoşa giden, beğenilen Sargın insanı saran, çeken, çekici; sevimli; candan, içten, yürekten, tutkun, istekli

Sargut : eski adlardan; açık saman rengi
Sarp : Dik geçilmesi ve çıkılması güç
Sarper : dikbaşlı yiğit, sarp yiğit
Sarphan : sarp kağan
Saruhan : Eski bir Türk beyi
Satı : satma işi, satış, Pazar; doğumundan önce evliyalara Satılarak, adanarak, inanışa göre, yaşaması sağlanan(çocuk), satılmış da denilir
Satuk : satı, satılmış
Savaş : birbirine düşman iki ordunun çarpışması, silahlı eylem
Savaşer : savaşçı yiğit
Savaşkan : Iyi savaşan, iyi döğüşen
Savtekin : diri ve biricik; diri canlı şehzade; Anadolu'nun alınışında Emeği geçen bir Türk komutanı
Savtunç : sağlam tunç

Sayan : saygı gösteren, saymak eylemini yapan
Sayar : saygı gösteririr, saygılı
Saydam : Içinden ışığın geçmesine ve arkasındaki nesnelerin görünmesine Engel olmayan; parlak düz
Saygı : kişilerin birbirlerine karşı duyumsadıkları çekinme ile karışık sevgi Ve değer duygusu; başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusu
Saygım : saydığım kimse, benim saygım
Saygın : saygı gösterilen, güvenilir olan, saygı gören
Saygut : sayılan ve uğurlu, kutlu sayılan
Sayguter : sayılan ve kutlu bilinen yiğit
Sayhan : saygı gösteren kağan
Sayıl : kendini saydır, saygı gör, önemsen
Sayıner : seçkin yiğit, değerli yiğit, saygı gösterilen yiğit
Saykut : sayılan ve kutsal kimse
Sayraç : cıvıldayan, şakıyan, güzel ötüşlü
Saytekin : sayılan ve biricik, sayılan şehzade
Sazak : küçük pınar, kaynak
Seber : arkadaş, dost
Sebük : hızlı, çabuk; sevgili
Sebükalp : hızlı, yiğit, çabuk yiğit, çevik yiğit
Sebüktekin : hızlı ve biricik; hızlı şehzade, hızlı prens
Seçen : Iyiyi kötüden ayıran, seçme işini yapan kimse
Seçim : seçme işi; seçim günü doğmuş çocuğa verilen ad
Seçkin : seçilerek en iyi diye ayrılan; benzerleri arasında yüksek niteliğiyle göze çarpan; seçilmiş
Seçkiner : herkesçe beğenilen yiğit
Seçmeer : seçilerek alınmış yiğit
Seçmen : beğenen seçen; bir seçimde oy hakkı olan
Sedat : Doğruluk, haklılık
Sefa /Safa : Saflık berraklık
Sefer : Yolculuk, savaş hali
Seha : Eli açık, cömert

Sel : sürekli yağmurlardan ya da eriyen karlardan oluşarak önüne Gelen herşeyi alıp götüren taşkın su
Selami : Huzurla, selametle ilgili
Selcan : taşkın su gibi can
Selçuk : küçük sel; tezcanlı, evecen, hızlı; Selçuklulara adını veren Sultan Selçuk'tan
Selçuker : tezcanlı yiğit, hızlı yiğit, evecen yiğit
Selek : eliaçık, cömert
Selen : ses, kulakla duyulan her ses; sel yatağı; varlık, bolluk; bilgi
Seler : taşkın yiğit, sel gibi yiğit
Selışık : sel gibi akan ışık, aydınlık seli
Selim : İyileşmesi kolay hastalık
Selman / Salman : Özgür, hür
Semih : Bol, cömert gönüllü

Sencer : halden bilen kimse; kale, hisar; Çağatay hanlarından birinin adı
Sener : sen yiğitsin
Senih : Yüce, yüksek
Sercan : Canların özü, canın başı
Serdar : Askerin başı, komutan
Seren : "sermek" eylemini yapan; gemilerde yelken direği
Sergen : Raf, bir şeylerin dizili olduğu yer
Serhan : Hanların başı
Serhat (d) : Sınır boyu
Serkan : Serhan / baş han , ser + kan,
Sermet : Öncesiz ve sonrasız
Sert : kesilmesi, kırılması, çizilmesi ya da çiğnenmesi güç olan, katı, berk Sarsıcı, dayanılması güç; hoşgörüsüz
Sertaç : Baştacı
Serter : Sert + Er, sert erkek
Server : Bir topluluğun en ileri geleni, baş, şef, reis
Servet : Para mal mülk
Seviği : sevi, sevgi; sevilen; sevgide üstün tutulan; arkadaş, dost
Sevin : sevinç duy, coş
Sevinç : Istenen ya da hoşa giden bir şeyin olmasıyla duyulan coşku
Sevük : sevi, sevgi; sevilmiş, sevilen, sevgili; dost, arkadaş
Seyhan : Çukurova'da Adana'dan geçerek Akdeniz'e dökülen büyük ırmak
Seyhun : Orta Asya'da bir ırmak
Seyit : Efendi, bey
Sezai : Uygun, yaraşır
Sezal : sezen, sezgili
Sezen : farkına varan anlayan, sezgili duygulu
Sezer : açık bir kanıt olmaksızın, olmuş ya da olacak bir şeyi duyumsar
Sezgin : sezme yeteneği olan kimse, sezici
Sezginer : sezme yeteneği olan yiğit
Sıdal : biraz olgunlaşmış, erginleşmeye başlamış
Sıddık : Çok içten ve doğru kimse
Sığanay : alageyik ve Ay gibi güzel
Sıtkı : Yalan söylemeyen, dürüst
Sina : İlaç yapılan bir tür bitki
Sinan : Süngü ve mızrak gibi şeylerin sivriucu
Sipahi : Tımar sahibi asker
Somer : katışıksız yiğit, tam yiğit
Sona : bir tür ördek, suna; artık ondan sonrası olmayan, sona gelen; (mecaz olarak) son çocuk
Sonay : artık ondan sonrası olmayan Ay; (mecaz olarak) son çocuk
Sondal : artık ondan sonrası olmayan dal; (mecaz olarak) son çocuk
Sonder : son diyen; (mecaz olarak) son çocuk

Sonel : artık ondan sonrası olmayan el; (mecaz olarak)son erkek çocuk,
Soner : artık ondan sonrası olmayan yiğit; (mecaz olarak) son erkek Çocuk, son yiğit
Songür : sonu iyi gelen kimse, sonu gür
Sonuç : bir olayın doğurduğu başka bir olay ya da durum; bir şeyin ucu (mecaz olarak) son çocuk
Soral : sorduktan sonra al
Sorkun : bir tür söğüt
Soyalp : soyu yiğit, soylu yiğit
Soydan : soylu, iyi bir soydan gelen
Soydaner : soylu yiğit, iyi soydan gelen yiğit
Soydinç : soyu dinç
Soydinçer : soyu dinç yiğit
Soyer : soyu er, soyu yiğit, soylu yiğit
Soyhan : soyu han olan, kağan soylu
Soykan : soylu kan
Soykurt : soylu kurt, kurt gibi bir soydan gelen
Soykut : soyu uğurlu kimse, soyca kutlu
Soylu : öteden beri temiz tanınmış, bir aileden olan, soyu temiz olan
Soytekin : soyu biricik, soylu ve tek olan kimse; soylu şehzade
Soyuer : yiğit bir soydan gelen, yiğit soylu
Sökmen : Selçuklular çağında Hasankeyf Artuklu Beyliği'ni kuran kimse; yiğitlere verilen san, yiğit
Sönmez : sürekli olarak yanar, hiç sönmeden yanar
Sönmezalp : hiç sönmdedn yanar yiğit; (mecaz olarak) sonsuza değin Yaşayacak yiğit
Sönmezer : hiç sönmeden yanar yiğit; (mecaz olarak) sonsuza değin yaşayacak yiğit
Sözen : Iyi ve güzel konuşan kimse
Sözer : Iyi ve güzel konuşan yiğit; sözünün eri kimse
Sözmen : Iyi ve güzel konuşan kimse
Suat (d) : Mutlu, mutlulukla ilgili
Suat : Mutlu, mutlulukla ilgili
Suavi : Zorluklara dayanan

Suay : Suya vuran ay ışığı gibi ışıltılı
Subutay : Moğol hükümdarı Cengiz Han'ın ünlü komutanlarından birinin adı
Sunal : sun ve al
Sunar : (saygı ile) veriri, gönderir, yollar
Sungu : sunulan şey, birine sunulan şey, bağış, armağan, sunu
Sungun : yetenek; eğilim; armağan edilebilecek nitelikte
Sungur : doğana benzeyen bir alıcı kuş, atmaca, şahin akdoğan
Sunguralp : atmaca gibi ve yiğit, şahin yiğit
Sungurtekin : şahin gibi ve biricik; Süleyman Şah'ın oğlu
Suphi : Sabahla, aydınlıkla ilgili
Süalp : asker yiğit
Süer : er yiğit, yürekli kişi, asker yiğit

Sükan : yiğit, yürekli, asker kan
Süleyman : Davud peygamberin oğlu
Sümer : aşağı Mezopotamya'da bir bölge Sümer ülkesi; M.Ö. 400 Yıllarında bu bölgede devlet kuran bir türk kavmi
Süner : esneyebilir, esnek, uzayabilir, uzar
Sünter : kızıl renkli, çavdara benzer sert buğday
Sürel : süreyle, zamanla ilgili, süreye değgin
Süren : devam eden, sürüp giden; yönetip yürüten; önüne katıp götüren
Süreyya : Ülker yıldız takımı
Sürsoy : soyu sürdür; süren soy
Süruri : Sevinçli, sevinçle ilgili